AnasayfaÜlkelerAvrupaİtalya Roma Gezilecek Yerler

Roma Gezilecek Yerler

esrageziyor

Roma’ya dair genel bilgileri verdiğim uzun bir yazı yazdıktan sonra gezip, görülecek yerleri ayrı bir başlık altında yazmamın daha iyi olacağına karar verdim ve bu yazıda Roma’ya gidince gezip görmeniz gereken yerleri doyasıya anlattım.

Öncelikle Roma’da konaklama, restoran önerileri içeren yemek, havaalanından ulaşım ve şehir içi ulaşıma dair bilgiler, alışveriş ve diğer bir çok genel bilgiyi yazıp, önemli ipuçları verdiğim “Roma Gezi Notları” yazısını da okuma sıranıza eklemenizi öneririm, o yazıdaki bilgiler de işinize yarayacaktır.

O zaman başlayalım…

Roma’ya Kaç Gün Ayırmalı?

Roma’yı hakkıyla gezmek için tam 3 gün ayırmanız en iyisi! 4 güne çıkarırsanız da gezip göreceğiniz yerler bitmeyecek ve sokaklarda kaybolmak, İtalyanların siestasına eşlik etmek için daha çok zamanınız olacak. Daha az zamanınız varsa da elbette gidin ve aşağıda yazdıklarımdan sizin için en ilgi çekici olanlarını görün. Tabii özellikle az zamanı olanlara tavsiyem gitmeden iyi bir plan yaparak, zamanı kaliteli kullanmaları. Görmek istediğiniz yerleri haritanıza işaretleyin ve bana sorarsanız Kolezyum, Trevi, Navona ve İspanyol Meydanı ve elbette Vatikan görmeden dönmemeniz gereken yerlerin başında geliyor. Diğerleri ise size kalmış.

* Yazıdaki tüm fiyatlar 2020 yılı için güncel fiyatlardır.

İtalya’da her ayın ilk Pazar günleri çoğu müze ve ören yeri ücretsiz. Seyahatiniz bu zamana denk geliyorsa, kontrol etmeyi unutmayın.

 

Roma’nın 7 tepesinin adı ne?

Roma’nın gerçek manada 7 tane tepesi var, bunlardan 5’i (Aventine, Caelian, Esquiline, Quirinal ve Viminal) anıtlar ve parklar ile kaplı iken diğer 2 tepeden Capitol’de Roma Belediyesi bulunuyor, Palatine ise arkeolojik alan olarak günümüzde varlığını sürdürüyor.

Nasıl Gezmeli?

Mümkünse Roma’yı yürüyerek gezin. Görmek istediğiniz ana yapılar arasında yürürken nice tarihi eser, ufak meydan, güzel manzaralar görmeniz olası. Görmek istediğiniz her yeri haritanıza işaretler, önceden de gün planı yaparsanız; gezerken herhangi bir yeri gözden kaçırmamış olursunuz.

Eğer toplu taşıma kullanacaksanız da önceden ne ile nereden nereye ortalama kaç dakikada gideceğinize bakın. Roma’da araç kiralamak mantıklı mı diye sorarsanız bence hiç değil. Bu size rahatlıktan çok sıkıntı olacaktır. Keza otopark bulma zorluğu, uymanız gereken kuralları, giriş olmayan yolların ve kısımların bilinmezliği gibi durumlar sizi zora sokabilir.

Yalnız bilmeniz gerek ki Roma’ya yılın hangi zamanı giderseniz gidin turist kalabalığı olan bir şehir. Eğer kalabalıklarla başa çıkmak için bir çözüm ihtiyacınız varsa bence bunun en iyi yolu gün aydınlanmaya başlayınca gezmeye başlamak. Müze, arkeolojik alan gibi açılış saati olan yerler açılana dek her daim açık meydanlara çeşmelere gidebilir, gün içinde hep kalabalık yapıların önlerinde istediğiniz fotoğrafları çekebilirsiniz. Herkes gibi güne saat 08:00 ya da 09:00’da başlarsanız çoğu yer kalabalık olacaktır.

Özellikle yaz mevsiminde İtalya’da, Roma’da bulunuyorsanız sıcak havaya, siesta saatlerine ve özellikle İtalyanların tatil dönemi olan Ağustos ayında gitmek istediğiniz mekanların kapalı olma durumlarına ayrı ayrı dikkat etmenizi öneririm.

Yürüyüş ve Otobüs Turları

Avrupa’nın çoğu şehrinde olduğu gibi Roma’da da ücretsiz yürüyüş turları ve ücretli hop on-hop off olarak geçen otobüs turları bulunuyor.

Ücretsiz yürüyüş turları için “Rome free walking tour” yazarak Google’dan genel arama yapınca karşınıza bir çok seçenek çıkıyor. Bunlardan iyi yorumlu olan bir tanesine katılarak şehri bilen ve anlatan birileriyle de gezebilirsiniz. Bu yürüyüş turları genelde sabah ve öğleden sonra olmak üzere 2 kez oluyor. Turlar gerçekten ücretsiz oluyor ama genelde tur sonunda sizi gezdiren ve anlatan kişiye bahşiş bırakmanız hoş karşılanıyor.

Hop on-hop off yani otobüsle yaptığınız; bir durakta inip gezip sonra turu satın aldığınız güzergahtaki diğer otobüse binebileceğiniz turların fiyatı ise 16 yaşından büyükler için 23€uro’dan başlıyor. 24 saatten 72 saate kadar farklı bilet seçenekleri olan bu turlar da zamanı olmayanlar ve otobüsten inmeden kısa sürede tüm şehri turlamak isteyenler için iyi bir seçenek olabilir. Buradan inceleyebilirsiniz.

Eğer gittiğiniz şehirlerdeki etkinlikleri kontrol edip, plan yapmayı sevenlerdenseniz buraya bakabilirsiniz.

ROMAPASS

Şehirleri gezerken genelde avantajlı olan kartlardan elbette Roma’da da var, ismi de Roma Pass. Roma Pass’ın resmi sitesi öncelikle burada.48 saatlik kart 28€, 72 saatlik kart ise 38.5€. Her ikisinde de aldığınız saat boyunca toplu taşıma ücretsiz ve çeşitli yerlerde de indirim sağlıyor.

48 saatlik kart ile ilk giriş yapacağınız 1 müze ya da ören yeri ücretsiz, 72 saatlik kart ile ise ilk 2 müze ya da ören yeri girişi ücretsiz. Giriş ücretlerine ve toplu taşıma kullanıp kullanmayacağınıza bakarak kartlar sizin seyahatinize avantaj sağlayacaksa alınabilir.

Bu kart ile Kolezyum’a ücretsiz giriş hakkı geçerli ama 10 gün öncesinden rezervasyon yapılmasını öneriyorlar ve online rezervasyonlarda 2€ artı ücret alacakları yazıyor. Romapass ile Vatikan’a ücretsiz giriş mümkün değil. Web sitesinde detaylar ve alım mevcut.

Kolezyum, Roma

KOLEZYUM / Giriş ücreti : 16€ (24 saat geçerli)

Kolezyum bu şehrin merkezinde yüzlerce yıldır ayakta duran bir flavian amfitiyatorsu. Amfitiyatro olarak bilinse de geçmişte kanlı dövüşlere sahne olmuş bir arena olarak tarih sahnesinde yerini almış. 80 yılında (Bildiğimiz 80) Titus döneminde yapımı tamamlanmış.

Roma’ya ilk defa gelen birisi için Kolezyum görmezseniz olmaz türden bir yapı. İçerisi geçen yıllara göre çok iyi korunmuş olsa da dışarısı bana göre çok daha etkileyici. Kolezyum için aldığınız bilet, aynı zamanda Roma Forumu ve Palatine Tepesi için de geçerli. Bileti gişeden alacaksanız erken saatlerde gitmek isteyebilirsiniz, aksi durumda 1 saat beklemeniz gereken sıralara girebilirsiniz.

Kolezyum’a dışarıdan farklı bir açıdan göz atmak isterseniz haritanıza işaretlemeniz gereken sokağın adı Via Nicola Salvi. Bir diğeri de Via Deli Anibaldi’deki köprü.

Her daim 08.30’da açılıyor fakat 7 farklı ayda kapanış saatleri değişiyor ve genelde 17:00 ya da 19:00 arasında kapanıyor. Akşam saatlerinde gidecekseniz kontrol etmeniz önemli. 25 Aralık – 1 Ocak tarihlerinde kapalı. Online bilet satın almak isterseniz resmi sitenin linki burası, oradan tüm detaylara bakabilirsiniz.

Roman Forumu, Roma


ROMAN FORUMU & PALATINE HILL
/ Giriş Ücreti : 16€ (Kolezyum için geçerli bilet)

Roma Forumu kısmı, Roma’nın geliştiği merkez bölgenin kalıntılarının olduğu alan. Roma forumu çevresinde bir yürüyüş yaparak antik Roma İmparatorluğu’nun kuruluşuna göz atabilirsiniz. Çoğu kalıntı yakınlarındaki kaldırımlarda yürürken görülebilse de Kolezyum için bilet aldıysanız ya da ilginiz varsa elbette içine girip gezmeye değecek bir alan.

Palatine Tepesi ise 7 tepeli Roma’nın tepelerinden birisi ve şehrin en eski yerlerinden. Eski kalıntıları, Kolezyum’u ve Circus Maximus’u panaromik bir manzaradan izleyebiliyorsunuz. Burası Roma Forumuna geçmeden önce ve 40 metre yüksekte kalıyor. Kolezyum, Roma Forumu ve Palatine Hill tepesi tek bilete dahil olduğundan buraları gezecekseniz zaman planlamanızı buna göre yapmayı unutmayın.

☾ Buraların da açılış kapanış saatleri ve kapalı olduğu günler Kolezyum ile aynı.


FONTANA DI TREVİ (Aşk Çeşmesi)
/ Ücretsiz

Üç yolun kavşağında bulunduğu için ya da üç yeraltı su yolunun bu noktada toplanmasından dolayı isminin Trevi olduğu düşünceleri olan bu çeşme, Roma’nın en ikonik noktalarından birisi! Gittiğiniz mevsimde gün ne zaman doğuyorsa o saatlerde Trevi’de olursanız ancak o saatlerde insansız yakalama ihtimalinizin olduğu bir çeşme. Tabii o saatlerde de genelde fotoğraf çekimi yaptıran çiftlerle karşılaşmanız çok olası.

Yazları yoğun sezonda ve yoğun zamanlarda çeşmenin hemen yanına inmek yasak oluyor ama diğer zamanlarda istediğiniz gibi pozunuzu verebiliyorsunuz, kenarlıklara dokunmadan ve oturmadan. Hatta yakın zamanda bu alana bir koruma dubası kuracakları yönünde bir haber okudum ama umarım yapmazlar, kenarlarda oturup çeşmeyi izlemek ve detayları incelemek gerçekten keyifli bir eylem.

Trevi çeşmesi aslında Roma’nın en yeni yapılarından birisi. Yeni dediysem yine de yapımı 1762 yılında tamamlanan bu çeşme şu an 258 yıllık. Nicola Salvi’nin yapmak için başladığı çeşmeyi, kendisi vefat edince, Giuseppe Panini tamamlamış. 26 metre yüksekliğinde 49 metre eninde, 3 sokağın (tre vie – üç sokak) birleştiği küçük bir meydanda yer alıyor çeşme.

FONTANA dell’ ACQUA PAOLA / Ücretsiz

Burası da bir başka çeşme. Trevi’nin hemen ardından yazdım çünkü hiç popüler olmayan güzel çeşmelerden birisi burası. Acqua Paola Çeşmesi, 1612 yılında su kemerinin bitiş noktası olarak güzel bir tepeye inşa edilmiş. Bu çeşme Trastevere’nin üst kısımlarında kalıyor, bu yüzden de pek popüler değil. Bence zamanınız varsa görmeye değer bir çeşme ama yürüyerek çıkarken biraz yorucu olduğu kesin.

Panteon, Roma


PANTEON
/ Ücretsiz

Panteon ilk olarak Antik Roma’nın tüm tanrıları için tapınak olarak inşa edilmiş bir yapıyken, günümüzde meşhur kimselerin gömülü olduğu yapı olarak kullanılıyor. 7. yüzyıldan bu yana kilise olarak kullanılan Panteon, Roma’daki en eski beton kubbeli bina. Bu kubbenin çapı 43 metre ve kubbenin tavan kısmının ortası daire şeklinde açık. Bu açıklığa da “Oculus” deniyormuş. Yağmur yağdığında buradan içeriye girmediği gibi bir inanç olsa da bu doğru değil ama zamanında betondan böyle bir kubbeyi nasıl betondan yaptıkları hala gizemini koruyor.

Panteon ücretsiz olduğu için her daim kalabalık olan yerlerin başında geliyor. Saat 08.30’da açılıyor ve o sırada kapıda mini bir sıra oluşuyor ve içeri alıyorlar. Size de tavsiyem açılış saati zamanı gidip, rahatça gezmeniz.

Panteon’la birlikte güzel açıda bir fotoğrafınız olsun istiyorsanız önündeki çeşmede kendinize güzel bir açı yakalayabilirsiniz.

Pazar günleri hariç, saat 08.30 ile 19.15 arası açıkken, Pazar günleri de saat 09:00 ile 18:00 arasında açık. 1 Ocak, 1 Mayıs, 25 Aralık günlerinde ise kapalı.

İspanyol Meydanı – İspanyol Merdivenleri – Barcaccia Çeşmesi – Trinita dei Monti , Roma


İSPANYOL MEYDANI / İSPANYOL MERDİVENLERİ

İspanyol Meydanı, Roma’nın en popüler meydanlarının başında geliyor. Meydanın hemen yanındaki merdivenler de bir o kadar popüler. Baştan söylemem gerek ki artık merdivenlerde oturmak yasak. Önceden pizzanızı alın, merdivenlerde oturun etrafı izleyerek yiyin önerileri verilirdi ama artık mümkün değil. Merdivenlerde her daim bir görevli olumsuz bir davranışı görünce uyarmak için bekliyor, dahası durumlarda ceza bile yazıyorlar. Yine de ayakta durup fotoğraf çektirmek mümkün ama merdivenlerin çok yıpranmasından dolayı böyle bir karar aldıkları için bunu da uzun süreli yapmanızı istemiyorlar.

Meydan adını İspanya Büyükelçiliğinin bulunduğu İspanya Sarayı’ndan alıyor. Meydanın ortasında ise Barok döneminden Bernini ve oğlunun yaptığı bir çeşme yer alıyor; Fontana della Barcaccia. Ona da dikkat etmeden geçmeyin. Merdivenlerin üst kısmına çıktığınızda ise bir kilise var, katolik bir Fransız kilisesi Trinita dei Monti. Kilisenin hemen önünde de bir obelisk var. Buralara kadar gelmişken göz atmadan geçmeyin ve kilisenin balkonundan da Via dei Condotti caddesine doğru manzaraya bakın.

Her ne kadar buraların isminde İspanyol geçse de kilise ve çevresi Fransız devletinin sorumluluğunda bulunuyor.

Navona Meydanı, Roma


NAVONA MEYDANI

Roma’da en sevdiğim meydan! Çeşmeleri, bankları, gece hareketliliği, meydan boyunca sağlı sollu restoranları derken; enerjisi çok yüksek bir meydan. Hatta konaklama kısmında paylaştığım Airbnb ev linklerinden birisi de bu meydana sadece 5 dakika yürüme mesafesindeydi.

Burası MS. 1 yüzyılda Domitianus Stadyumuymuş ve meydan onun bulunduğu yerin üstüne inşa edilmiş. Meydanda iki ucunda ve ortasında olmak üzere üç ayrı çeşme yer alıyor. Ortadaki en popüler olan çeşme Bernini‘nin; Ganj, Nil, Rio de la Plata ve Tuna’yı simgeleyen Dört Nehir Çeşmesi.

Aynı zamanda bu meydanda 1589 yılında açılmış San Luigi dei Francesi katolik kilisesi de bulunuyor.

Bu meydanda oturup bir şeyler yiyerek ya da içerek meydanı izlemek isterseniz Dört Nehir Çeşmesini karşınıza aldığınızda sol tarafa doğru meydanın bittiği araların birisinde Coop Market var, aklınızda olsun.

KUTSAL MELEK KALESİ / SANT’ANGELO CASTLE / Giriş Ücreti : 20.50€

Roma İmparatoru Hadrianus tarafından kendisi ve ailesi için anıt mezar olarak inşa ettirilen bina daha sonra papalık kalesi olarak kullanılmış. Tiber Nehri kıyısında bulunan, bir zamanlar Roma’nın en yüksek binası olan yapı günümüzde ise müze olarak ziyarete açık.

1277 yılında ise kaleyi Vatikan’A bağlayan 800 metrelik bir tünel inşa ediliyor ve böylece Papa tehlikede olduğu taktirde kaçabilmesi için güvenli bir yol oluşturuluyor. Gerçi bu bilgiyi herkes bildikten sonra güvenlik kısmı nasıl olur diye düşünmeden edemiyor ama olsun.

☾ Kale, Salı günlerinden Pazar günlerine saat 09:00 – 18:00 saatlerinde girişe açık. 1 Ocak, 1 Mayıs, 25 Aralık günleri ziyarete kapalı.

Pincian Tepesinden Roma ve Popolo Meydanı


POPOLO MEYDANI / PIAZZA DEL POPOLO

Halkın meydanı olarak Türkçe’ye çevirebileceğimiz meydan, şehrin yine hareketli meydanlarından birisi. Özellikle meydandan kolayca çıkılan Pincian Tepesi güzel Roma manzaralarından birisini sunuyor. Özellikle gün batımında burada olmak isteyebilirsiniz. Bu tepe kısma çıkmak için de herhangi bir ücret ödemiyorsunuz ve kısa bir tırmanma sonucunda çıkabiliyorsunuz. Tepeye çıktığınızda havalar çok sıcaksa ya da suyunuz bittiyse burada içilebilen su çeşmelerinden de bulabilirsiniz.

Aynı zamanda Via del Corso alışveriş caddesinin de sonunda bulunan bu meydan, yazdığım diğer yerler gibi şehirde yürüyerek kolayca ulaşabileceğiniz kısımlardan.

VİLLA BORGHESE

Popolo meydanına gelmiş ardından da Pincian Tepesi’ne çıkmışken hemen bunların arkasında Borghese Bahçeleri yer alıyor. En sıcak zamanlarda bir ağaç altında serinlemek için bile çok güzel bir park ama içinde bundan çok daha fazlası var elbette. Villa Borghese içinde çok sayıda bina, müze olarak Borghese Gallerisive ilgi çekici yerler içeren bir peyzaj bahçesi bulunuyor. Alan o kadar büyük ki bisiklet kiralayıp gezmeniz mümkün.

Şehir içinde bir park görmek ya da şaşalı bir sanat galerisi gezmek isterseniz burayı da listenize eklemeyi unutmayın. Borghese Galerisinin 2020 yılı için giriş ücreti 20€uro. Bu galeriyi ücretsiz olarak gezmek isterseniz de her ayın ikinci Çarşambası ya da her ayın ilk Pazar günü rezervasyon yapılarak gezmek mümkün. 25 Aralık – 1 Ocak tarihleri arasında ise kapalı.

Campo de Fiori, Roma


CAMPO DE FİORİ

Roma’nın minik ama popüler, isminin anlamının Çiçek Tarlası/Alanı olduğu bir meydan. Burada gündüz saatlerinde sebze, meyve ve çiçek satıldığını görebilirsiniz. Roma’daki hemen hemen her meydanda olduğu gibi burada da meydanın ortasında bir heykel, kenarlarda da restoranlar bulunuyor. Küçük ama sevimli bir meydan görmek isterseniz burası da Navona meydanının bir kaç sokak güneyinde kalıyor, yürürken yolunuzu düşürebilirsiniz. Burada evleri fotoğraflamak güzel olabilir.

CİRCUS MAXİMUS / Ücretsiz

Günümüzde sadece yeşil alan gibi görünse de zamanında antik bir hipodrom ve kitlesel eğlenceler için toplanma yeri olarak kullanılmış. Aventine ve Paletine tepeleri arasında kalan vadiye inşa edilmiş alan, yine yürüyüş rotasına alınabilecek kısımlardan.

Bocca Della Verita, Roma


BOCCA DELLA VERİTA /
Ücretsiz

Santa Maria in Cosmedin kilisesinin revakına yerleştirilmiş, mermer üzerine insan yüzü şeklinde yapılmış bir kabartma bu. Ortaçağda kabartmanın ağzına elini sokan birisinin, eğer yalan söylüyorsa , elinin ısırılacağına inanılıyormuş. Ortaçağ efsanelerinden birisi böyle olsa da yine yol güzergahınızda olabilecek, gözden kaçırmamanız için paylaştığım yerlerden bir tanesi. Önünde sıra da olsa, eğer fotoğraf çektirmeyecekseniz parmaklık kısmın arkasından görüp yolunuza devam edebilirsiniz.

Marcellus Tiyatrosu, Roma


MARCELLUS TİYATROSU

Marcellus, Antik Roma tiyatrosu. Kolezyum sonrası ona benzer bir yapı olarak göreceğiniz Marcellus, Kolezyum kadar şanslı bir durumda değil. 111 metre çapında, 11.000 kişilik kapasiteye sahip tiyatronun yapımı milattan önce 12. yılında Augustus tarafından açılmış. Turistler için yine pek popüler olmayan yapılardan birisi olan Marcellus’un en üst katının ev mi ofis mi olarak kullanıldığını anlamak çok zor olsa da, her şeyi bu kadar özenli koruyan Roma burası için niye böyle bir adım atmamış diye düşünmeden edemedim. Gittiğim zaman ziyarete açık değildi, ama dış kısmı dışarıdan rahatlıkla görebileceğiniz bir konumda bulunuyor.

Piazza Venezia, Roma


PİAZZA VENEZİA / VENEZİA MEYDAN

Capitol Tepesi’nin eteklerinde Via dei Fori Imperiali ve Via del Corso’nun bulunduğu kavşakta yer alıyor Venezia. Çoğu diğer meydan gibi trafiğe kapalı bir alanda değil de aralardan araçların geçtiği bir konumda bulunuyor. Meydanın bir tarafınde İtalya’nın ilk kralı II. Vittorio Emanuele Anıtı’nın bir parçası olan II. Vittorio Emanuele Abidesi’ndeki Meçhul Asker Anıtı bulunuyor. Meydan da adını Palazzo Venezia‘dan alıyor. Meydanda bulunan bembeyaz yapının içersini gezmek ücretsiz. Aynı zamanda burada asansörle çıkıp, şehri panaromik olarak görebileceğiniz bir seyir terası kısmı da var. Buraya da 10€ vererek çıkabiliyorsunuz.

TRASTEVERE

Tiber Nehri’nin diğer tarafında kalan, özellikle görmeniz gereken bir yerin değil de bir semtin adı Trastevere. Burası çok uzun süre turistlerin ilgisini çekmemiş ve sadece yerel halkın bildiği, şarap içmek pizza yemek için gittiği bir yer olarak kalmış. Bir yerde durumlar değişince bohem havası olan Travtevere’ye turistler artık çok fazla gittiği için türlü türlü mekanların olduğu, keyifli aperitivo saatlerini yapabileceğiniz bir yer haline gelmiş.

Fiyatların da özellikle 17:00-20:00 saatlerinde -aperitivo- uygun olduğu mekanların olması özellikle gençlerin buralarda daha çok zaman geçirmesine, konaklamasına da sebep olmuş. Vaktinizi ayırıp Trastevere sokaklarında yürümenizi tavsiye ederim. Söylediğim saatlerde oralarda olursanız tabelasında uygun fiyatları gördüğünüz bir yerde de oturabilirsiniz.

Buraya gelmek de hiç zor değil. Şehirdeki köprülerin birinden nehrin diğer tarafına geçip, haritadan konuma bakarak Trastevere’ye doğru yürüyebilirsiniz. Hatta bu bölgede konaklayanlar da genelde bu kısımda konaklamayı sevdiklerini söylüyor, henüz denemedim ama sonraki Roma seyahatlerim için aklımda.

Trastevere, Roma

Çok daha fazla gününüz varsa gezmek için şuralara da göz atabilirsiniz; belediyenin de olduğu Capitol Tepesi, harabe olarak bulunan Caracalla Banyoları, 64 yılındaki büyük yangın sonucu ortaya çıkan boş alana kurulan villa kalıntısı Domus Area, büyük bir Roma arkeolojik kompleksi olan ve aynı zamanda Dünya Mirası listesinde olan Hadrian Villası, Antik çağdan kalan Trajan Pazarı, yarı dairesel bir meydan olan Piazza Barberini, anıt mezar olan Cestius Piramiti, yine merkezi bir konumda bulunan arkeolojik alanTorre Argentina görülebilecek onlarca diğer yerden bir kaçı.


Telefonunuza indirip kullanabileceğiniz Roma Şehir Haritası, Roma Metro Haritası ve illüstrasyon haritaların hepsini şurada, Pinterest sayfamda bir araya topladım.

Roma için diğer yazıya geçmek isteyenler direkt buradan ulaşabilir.

Roma ya da İtalya’ya dair tüm sorularınızı yorum olarak bırakabilirsiniz, seve seve cevaplarım. Aynı zamanda beni Instagram‘dan da bulabilirsiniz.

Bunlar da ilginizi çekebilir;

1 Yorum bırak

DenizMart 8, 2020 - 20:52

Roma ile ilgili araştırma yaparken keşfettim sayfanızı. Çok teşekkürler bu güzel bilgiler için. Artık sıkı takipçinizim 🙂

Reply

Yorum Bırak

error: Bu içerik korunuyor.